İstanbul'un Parkları
İstanbul, tarihi yapıları ve eşsiz manzaraları ile herkesi büyülemeyi başarmış bir kenttir. Gezilebilecek sayısız yer bulunur ve göremediğiniz her yer içinizde ukte kalır. Uçak bileti alıp ziyarete gelenlerin veya burada yaşayanları en fazla aradıkları şey ise doğal güzelliklerdir. Coğrafi konum sebebiyle pek çok yerden görülebilen boğaz manzarası, tüm kalabalığa rağmen göz alıcıdır. Ne yazık ki yeşil alanların yok olmaya yüz tuttuğu zamanlarda yaşıyoruz ve İstanbul için endişelenmemek elde değil. Özellikle bu güzel şehirdeki insan yoğunluğundan, trafikten ve balkonsuz evlerden sıkılanlar için park, bahçe ve korular ilaç gibidir. Uzun hafta sonu yürüyüşleri yaparken bol bol oksijen alacağınız parklardan en güzellerini sizin için listeledik. Elbette yurt dışından veya şehir dışından gelen turistlerin uçak bileti alması için tek başına bir neden olan bu güzel parkları herkesin görmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Gülhane Parkı- Fatih
Şüphesiz İstanbul’un parkları arasında en ünlü ve en eski olanı Gülhane Parkı’dır. Osmanlı Devleti döneminde Topkapı Sarayı’nın dış bahçesi olan parkta saray için gül yetiştirildiği için ismini buradan alır. 3 Kasım 1839’da demokratikleşmenin en önemli adımı olan Gülhane Hatt-ı Hümayunu yani Tanzimat Fermanı burada okunmuştur. İlerleyen zamanlarda parka dönüştürülüyor ve Atatürk’ün halka Latin harflerini tanıttığı yer oluyor. Pek çok tarihi olaya tanıklık etmiş olan Gülhane Parkı’nın içinde çeşitli çiçekler ile İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Müzesi bulunuyor. Boğaz manzarası eşliğinde ağaçların gölgesinde oturabilir, arkeoloji müzelerini gezebilir ve civardaki tarihi eserleri ziyaret edebilirsiniz.
Yıldız Parkı- Beşiktaş
Beşiktaş- Ortaköy arasında yer alan Yıldız Parkı veya Yıldız Korusu, Boğaziçi’ne egemen bir konumda yer alır. 17.yüzyılda Kazancıoğlu ailesinin özel mülkü olan park, IV. Murat tarafından satın alınarak kızı Kaya Sultan’a hediye edilmiştir. Lale Devri’nde Çırağan Sarayı’nın arka bahçesi olan yeşil alan ilerleyen yıllarda Yıldız Sarayı’nın dış koruluğu olmuş ve 1940’lı yıllarda Yıldız Parkı olarak halka açık hale gelmiştir. Küçük bir şelalesi ve kocaman ağaçları olan parktaki peyzaj düzenlemesi oldukça etkileyicidir. Oldukça geniş ve yokuşlu bir park olduğu için özel alan bulmak ve spor yapmak için birebirdir. Güzel kasırları ve boğaz manzarasıyla büyülü bir atmosfere sahip olan Yıldız Parkı’nda açık havada veya köşklerde yemek yiyebilirsiniz. Uçak bileti alıp sadece buraya gelmek isterseniz, sizi anlarız.
Maçka Demokrasi Parkı- Şişli
İstanbul’un parkları arasında en renklilerinden biri Maçka Parkı’dır. Çok merkezi bir park olduğu için her daim kalabalık olmasına rağmen, birbirini rahatsız eden insan gruplarına rastlanmaz. Özellikle yaz aylarında yoga ve pilates yapan gruplar, köpeği ile frizbi oynayanlar, şaraplarını alıp piknik yapanlar, gitar çalıp eğlenenler, kitabını okuyanlar ve daha nice farklı insan profili burada keyifli zamanlar geçirir. İçerisinde bir kafe olmasına rağmen genellikle çimlerde oturup piknik yapmak tercih ediliyor.
Bebek Parkı- Beşiktaş
Bebek Parkı sadece 30 sene öncesine kadar nostaljik zamanlar geçirmek için en ideal yerlerden biriydi. Tatlı kahvehanesi, badem ezmesi satan satıcıları, asırlık ağaçlar arasında koşturan çocukları ve adaçayı-simit ikilisiyle bambaşka bir ortama sahipti. Hala İstanbul’un en cıvıl cıvıl yeşillik alanlarından olan Bebek Parkı, çevredeki mekanlarda kahvaltı yaptıktan sonra kahvesini alıp yürüyüşe çıkanları görebileceğiniz bir yerdir. Denize sıfır konumu ile çimlerde oturup Boğaz manzarası seyretmek isteyenler için harika bir konumdadır. Kolay ulaşılabilir olduğu için her daim kalabalık olmasına rağmen köpek gezdirmek, sabah yürüyüşleri yapmak ve bisiklet sürmek için idealdir.
Fenerbahçe Parkı- Kadıköy
Şehir merkezinde yer alan ve Kalamış bölgesinin en keyifli ve en yeşil yeri olan Fenerbahçe Parkı, konumu sebebiyle oldukça etkileyicidir. İsmini, Bizans döneminden beri burada bulunan bir deniz fenerinden alır. Üç tarafı denizlerle çevrili olduğu için Fenerbahçe Adası olarak da bilinir. Her sene düzenlenen İstanbul Caz Festivali’nin Parklarda Caz etkinliğinin gelenekselleşmiş adresidir. Yılın bu zamanında kamp sandalyesini ve içeceğini kapan gelir ve harika müzik gruplarını dinler. Diğer zamanlarda denize nazır çimenlerde uzanabilir, tahta masalarda piknik yapabilir, kafelerde vakit geçirebilirsiniz.
Polonezköy Tabiat Parkı- Beykoz
3000 hektarlık bir alana yayılan Polonezköy Tabiat Parkı, doğa ile iç içe bir kaçamak yapmak isteyenlerin ilk adresidir. Şehrin kalabalığından uzak spor yapmak isteyenler için 5 km uzunluğunda bisiklet ve koşu parkuru yer alır. Piknik alanları, restoranlar, gözetleme kuleleri, oyun parkları gibi eğlenceli aktivitelere fırsat tanıyan alanda kamp da yapılabiliyor. Ayrıca pek çok yabani hayvana sahip olan Polonezköy Tabiat Parkı, bitki çeşitliliği bakımından zengin bir ortam sunuyor. Yakında yaşayanlar ve uçak bileti alıp İstanbul’a gelenler için ziyaret edilmesi gereken yerler arasında yer alıyor.
Büyükada Tabiat Parkı- Adalar
Listenin en güzel yerlerinden birini sona sakladık. Elbette herkesin bildiği gibi Adalar, bambaşka bir atmosfere sahiptir. Kızılçam, meşe, çitlembik, defne, erguvan gibi ağaç türleri arasında bisiklet sürmek ve uzun yürüyüşler yapmak için harika bir adrestir. Deniz manzarasına karşı piknik yapmak ve denize girmek isteyenler için ayrılmış oldukça güzel alanlar bulunur.